Manşet

Yarı Türk yarı Yunan şehri: İskeçe

Yazar Unknown 31 Aralık 2015 Perşembe 0 yorum
Batı Trakya denince ilk akla gelen yerlerden biridir İskeçe. Ya da Yunanca ismi ile Xanthi.Şehri gezdiğinizde özellikle Türklerin yoğunlukla yaşadığı Ahiriyan Mahalle’sinde (Palia Ksanthi) Osmanlı mimarisi gözünüze çarpıyor. Burada evler ve dar sokaklar sizi Osmanlı‘dan kalma bir Anadolu köyündeymişsiniz hissine sokuyor. Zaten Ahiriyan Mahallesi‘nde neredeyse Yunan yok denecek kadar az. Şehirde Türkiye’nin bir de Müftülüğü bile bulunuyor.Türkiye'ye 130 km uzaklıkta. İskeçe ismi: “Eskice” sözcüğünden gelmektedir. Osmanlılar döneminde, burada iki tane yerleşim yeri varmış. Bunlar: Eskice ve Yenice olarak isimlendiriliyormuş.  Bir üniversite şehri olan İskeçe’de öğrencilerin zevkine uygun tasarlanmış bu güzel kafelerde soluklanablirsiniz. İskeçe Belediyesi: 1972 yılında, Şehir Meydanındaki bu saat kulesini: Türk-Osmanlı kültür mirası olması nedeniyle,  yıkmaya kalkmış, ancak halkın tepkileri sonucu, yıkılma engellenmiştir.
xanthi

iskeçe

İSKEÇE'DE YEMEK-İÇMEK NASIL?
   İskeçe de diğer Yunan şehirlerinde olduğu gibi deniz ürünleri konusunda oldukça iddialı bir şehir. Oğlak kavurmanın da tadına bakmanızı öneririm. Ancak porsiyonların oldukça büyük olduğunu hatırlatmakta fayda var.Yunan çikolatası Karyoka’nın tadına bakmadan İskeçe’den ayrılmak, İskeçe’ye haksızlık etmek demek olur.

karyoka


İSKEÇE'DE EĞLENCE HAYATI? 
   Şehirde, çok sayıda: restoran, taverna ve bar bulunuyor. Barlar sokağına gidebilirsiniz ve hatta meraklısı için, şehirde bir de  “Casino” var. Ama, tavernalarda genellikle garsonlar pek hareketli değildir.

İSKEÇE'DE GEZİLECEK YERLER


   Şehrin tam ortasında, geniş bir meydan var. Bu meydanda ise, güzel bir saat kulesi görülüyor. Meydanda, ayrıca çok sayıda kafeterya ve restoran bulunuyor. Pazar günleri dışında, bu meydan oldukça hareketli.Meydanın hemen kuzey tarafında, büyük bir kilise var.Çarşıdaki sokaklar dar. Bu dar sokaklarda, eski evlerin arasında gezinebilirsiniz. Bu eski evlerin hepsinin cumbalı balkonları var.
İskeçe meydanı

Saat kulesi

Devamını Oku...

Şaka Şehri Gabrovo

Yazar Unknown 29 Aralık 2015 Salı 0 yorum
   Bulgaristan'ın merkezinde bulunan bir şehir  ve o şehrin sembolü kuyruğu kesik bir kedi. Oradaki insanların kötü ve hayvanları sevmediği anlamına gelmiyor bu sembol. Gabrovoluların kent simgesi onların dillere destan olmuş şakaları, mizahi yönü ve cimriliğinden kaynaklanıyor. Kuyruksuz kedinin anlamı “Evin kapısından daha çabuk içeri girsin ki, odadaki sıcaklık çıkmasın.



    Gabrovolular çok cimri olarak ün kazanmışlardır tarih boyunca. Onlar büyük bir keyifle ve hiç alınmadan bu özellikleriyle alay etmeyi de biliyor. Her yıl özellikle mayıs ayında şaka ve mizah karnavalı düzenleniyor. Karnavalda resim,heykel,karikatür,mizahi çizim, fotoğraf ve edebi eserler sergilenmektedir. Bulgaristan'ın dört bir yanından ve yurt dışından gelen bir çok katılımcıyla şehir hareketli  ve eğlenceli oluyor.Bulgaristan'da şakanın başkenti neresi derseniz şüphesiz Gabrovo derim. Şehirde birde mizah ve yergi evi bulunmaktadır. Gabrovo'ya giderseniz mutlaka görmeniz gereken yerlerden biri. Karnaval şehirdeki kortejle başlayıp gecenin geç saatlerine kadar süren konserle sona ediyor. 


Eğer imkanınız olursa mayıs ayında komşu ülkemizdeki bu karnavalı kaçırmamalısınız. Gerçekten eğlenceli,hoş ve yaratıcılığın sınırlarını zorlayan bir kanavalla karşılaşacağınızın garantisini verebilirim.Türkiye'de karadeniz fıkraları ne ise Bulgaristan'da da Gabrovo fıkraları aynıdır. 


Devamını Oku...

BALKANLARIN VİYANASI RUSÇUK

Yazar Unknown 20 Aralık 2015 Pazar 0 yorum
          Bende ki Bulgaristan sevdası ne azalır ne de biter diyerek bu seferde kuzey Bulgaristan'da bulunan Rusçuk Rusçuk şehrine gittim.Adeta bir parklar, müzeler ve heykeller kenti. Hemen her meydana Stefan Karaca, Baba Tonka gibi halk kahramanlarının, yazarların veya sanatçıların heykelleri dikilmiş. Onlarca büst ve heykelcikle donanmış her taraf. Ama bu kente çok büyük hizmeti dokunan Mithat Paşa'nın bir büstü bile yok.


       Geniş caddeleri, bulvarları ve tarihi yapıları ile insanı derinden etkiliyor. Tarih ve doğanın iç içe olduğu modern bir kent. Kaldırımlarda satıcı veya satılık eşya kesinlikle göremezsiniz. Alışveriş için bir dükkandan içeri girdiğinizde size kimse müdahalede bulunmaz. Malların etiketleri üzerindedir. Beğenirseniz alırsınız. Beğenmezseniz çıkar gidersiniz. Kimse sizi zorlamaz. Trafik de çok güzel işliyor. Yayalar için kırmızı ışık yanıyor olsa dahi yola adımınızı attığınız anda motorlu araçlar hemen duruyor. Bu da insana verilen önemi gösteriyor. Orta ve Batı Avrupa ülkelerindeki kurallar uygulanıyor. Bu konuda diğer Avrupa ülkelerine uyum sağlamayı başarmışlar.



     Şehrin meydanı Svobada yani Özgürlük meydanı.Meydan şehrin en kalabalık yeri.Meydanın bir köşesindeki süs havuzunun tam karşısında Rusçuk Adliye Sarayı var. Svoboda Meydanı'nın ortasında Özgürlük Anıtı bulunuyor.
        Türk Mahallesi'nin daha batısında eski Rusçuk kalesinin harap haldeki ana giriş kapısı bulunuyor. Bulgarlar '93 Harbi'nden (1877-1878) sonra kente giren Rus ordusunu burada karşılamışlar.
        Kentin güneyindeki tepe üzerinde, Balkanların en yüksek televizyon kulesinin yanında, Osmanlı zamanında askeri kışla ve cephanelik olarak kullanılan kesme taşlardan yapılma bir yapı var. Bulgarlar buraya 'Levend' diyorlar. Şimdi lokanta ve eğlence yeri olarak kullanıyorlar. İçinde bir çok oda var. Her odaya bir Avrupa ülkesinin adı verilmiş ve o ülkenin tarihi ile kültürel özelliklerine göre dizayn edilmiş. İsteyenler gruplar halinde burada yemek yiyebiliyorlar.


Devamını Oku...

Petrich vakası

Yazar Unknown 9 Aralık 2015 Çarşamba 0 yorum
Yunanistan ve Bulgaristan arasında bir köpek yüzünden savaş çıktı.”Petrich vakası” olarak bilinen bu olay, Yunan bir askerin kaçak bir köpeği kovalarken kendini kaptırıp Bulgar sınırını geçmesiyle vuku buldu.Bulgar askerleri sınırı ihlal eden Yunan askeri vurdu, sonrasında da Yunan kuvvetleri yakınlardaki Bulgar Petrich kasabasını işgal etti.


1925’te gerçekleşen bu olay sonrasında Bulgaristan Milletler Birliğine çözüm için başvurdu ve Milletler Birliği Yunanistanı haksız buldu; ordularını geri çekmesini emretti ve para cezası verdi.Ama bu kısa süreli savaşta 50 kişi hayatını kaybetti.Bu vaka bazen “Kaçak Köpek Savaşı” olarakta bilinir
Devamını Oku...

BULGARİSTAN-HASKOVO

Yazar Unknown 6 Aralık 2015 Pazar 0 yorum
Sizlere daha önce memleketim Kırcaali'yi yazmıştım. Kırcaali'ye 40 dakika uzaklıkta bir başka şehir Haskovo'yu da ziyaret ettim. İstanbul'dan arabayla yaklaşık 4 saat sürüyor.

HASKOVO NASIL BİR YER? 
Haskovo, Bulgaristan'ın en eski şehirlerinden birisidir. Diğer adı Hasköy'dür..Haskovo'da tütün tarımı çok olduğu için ülkeninde en büyük tütün fabrikası burdadır. Ayrıca Guinness rekorlar kitabına giren Meryem heykeli var. Şehirde neredeyse marketten çok kumarhane var. Şehirde 32 bin Türk yaşamaktadır. Tekstil olarak gelişmiş gelişmiş bir şehir.Şehirde bulunan tarih müzesi Haskovo'nun yapısı hakkında bilgiler vermektedir.



HASKOVO'DA YEMEK İÇMEK NASIL?
Haskovo'ya özgür yemek yoktur ama karnım aç ne yemek istiyorum diyorsanız. Hiç zorlanmadan birçok yemek yerleri bulabilirsiniz. Ülkemizdeki gibi dönerciler her cadde var. Pizza yemek istiyorsanız ''Unopiu'' restaurantına gitmelisiniz. Burası gerçekten pizzasıyla çok meşhur bir yer.


HASKOVO'DA GECE HAYATI-BAR-EĞLENCE
Bulgaristan'ın gece hayatı genel olarak hareketlidir. Haskovo geceleri de  küçünsenmeyecek kadar hareketlidir. Şehirde her kesime hitap eden eğlence mekanları bulunmaktadır. En meşhur eğlence mekanı şehrin biraz dışında ki Elinor'dur. Mekanın kapısındaki lüks arabalardan nasıl bir yer olduğu anlaşılıyor. Şehir merkezinde eğlenicekseniz Versai Club'e gitmelisiniz.Bunların dışında Night Club Joy, Cosmopolitan ve Piano Bar şehirdeki diğer eğlence mekanları.




 HASKÖY ESKİ CAMİ
Kitabesi üzerindeki yazılar incelendiğinde caminin yapılışının 1394 yılında olduğu görülmektedir. 1967 yılında Eski Cami Ulusal kültür mirası kabul edilmiştir. Bina dikdörtgen biçimindedir ve girişi sokaktan ayrılan kuzey cephesinden küçük bir avluyadır. Namaz  kılınan bölüm 2 pencereyle aydınlatılmıştır.


Devamını Oku...

MAKEDONYA-TETOVA (KALKANDELEN)

Yazar Unknown 28 Kasım 2015 Cumartesi 0 yorum
Makedonya'danın yolları güzel olduğunu fırsat bilip Tetova nam-ı diğer Kalkandelen'e gittim. İstanbul'dan arabayla 8-9 saatte gidebilirsiniz. Uçakla gelmek isteyenler Üsküp'e gelip ordanda otobüsle Tetova'ya geçmeniz gerek. Üsküp Tetova arası 35-40 km.

Tetova caddeleri

TETOVA NASIL BİR YER?
Tetova Şar dağları eteklerinde ,Vardar ovası üzerinde kurulu bir şehir. Tetova,Makedonya'nın en büyük üçüncü şehridir.Şehirde yeşillik hakim. Makedonlar eskiden beri yeşilliğe çok önem verdiklerinden dolayı Tito döneminde bile keçiler ağaç yapraklarını yediği için keçi beslemek yasakmış.Günümüzde böyle bir şey yok tabi.Şehir Makedonya'da yer almasına rağmen arnavut nufüsünun fazla olduğu yerlerden biridir. Hatta Makedonya bayraklarından çok Arnavutluk bayrakları görürsünüz etrafta.Şehir kenarından birde Pena nehri geçmektedir.
Şar dağları

Kalkandelen

TETOVA'DA YEMEK-İÇMEK NASIL?
Tetova'da börek yemelisiniz. Meşhur arnavut böreğini burada da  bulabilirsiniz. Strumitsa adlı asitli meşhur armut suyunu da içmelisiniz. Tatlı yemek isteyenlerde  son zamalarda meşhur olan kökeni Arnavut tatlı olan Trileçeyi denemelisiniz. Alaca caminin karşısında bulunan restaurantın gidip köftesi fena değil ama servis çok yavaş.

TETOVA'DA ALIŞVERİŞ-HEDİYELİK EŞYA
Tetova'da merkezde bulunan ufak avm tarzı yerlerde birşeyler bulma şansınız var.Onun dışında Alaca camiye giderken cadde boyunca sağlı sollu bir çok alışveriş hanı ve mağazası bulabilirsiniz. Tetova meydanda ufak tefek hediyelik eşyalarda gözünüze çarpacaktır.
Tetova center

TETOVA'DA GEZİLECEK YELER

ALACA CAMİ:Tetova'da gezilecek yerler arasında ilk sıradaki yerlerden biridir. Abdurahim Paşa Cami olarakta bilinir. Abdurrahim Paşa evlenmemiş iki kızının çeyiz paralarıyla yaptırmıştır. Unesco tarafından koruma altına alınmıştır.
Alaca cami

HARABATİ BABA TEKKESİ: Zamanında Bektaşiler Balkanlara gelerek buraları müslümanlaştırmışlar.Tekke çok büyük bir arazi içine kurulmuştur. Tito zamanında eğlence ve kumar yeri olarak kullanıldığı söyleniyor.
Harabati Baba Tekkesi
TETOVA'DA GİTMENİZ GEREKEN YERLER
-Alaca Cami
-Harabati Baba Tekkesi
-Popova Šapka
-Pena nehri

Devamını Oku...

GELİN KAYALARI(Kamenna svadba)

Yazar Unknown 25 Kasım 2015 Çarşamba 0 yorum
Gelin Kayaları, Bulgaristan'ın Kırcaali şehrine bağlı Zimzelen köyde.400 yıllık bir hikaye. Belkide bir rivayet! Küçükken bir kaç kez gittiğim gelin kayalarına bir kez daha gittim.

Köyden kayaların görünüşü

Gelin kayaları
  Rivayete göre iki ayrı köyde yaşayan genç aşıklar hayatlarını birleştirmek ister. Delikanlı kızı istetmek için babasına konuyu açar ve hazırlıklar başlar. Ancak hazırlıklar sürerken delikanlının babası gelinden hoşlanmaya başlar ve güzelliği karşısında hep iç geçirir.Sıra gelinin istenmesine ve alayla köyden alınmasına gelir. Gelin telli duvaklı süslenir ve atın üzerine bindirilerek köyden alayla beraber alınır. Gelinin kayınpederi yani damadın babası kızdan hoşlandığı için onunla damattan (oğlundan) önce beraber olmak ister ve bu köylüler arasında duyulur ve öğrenilir. Ancak köylü bu duruma sessiz kalır. Alay köyden çıktığı sırada damadın babası gelinin atını eliyle çekerken bu sırada inanılmaz bir olay gerçekleşir ve gelin atın üzerinde,arkada alayda bulunan elinde davulu,zurnası,çeyizi olan köylüler ,gelin,at ve damadın babası ile damat oldukları yerde bu günaha ortak oldukları ve işledikleri gerekçesi ile taş kesilir. Yüzyıllar sonra kireç kayalarının bu şekle benzediği açıkça görülmektedir. Atın üzerinde kırmızı duvaklı gelin,önde atı çeken ve geline göz koyan damadın babası,gelini bekleyen damat ve alaya katılan tüm köylüler adeta doğadan bir parça olmuşlardır.

Gelinin kayaya dönüşmesi

kamenna svadba

 Köyün tamamı neredeyse Türkçe bildiği için orada ki yaşlılarla oturup konuşabilirsiniz. Bana söylenen eskiden daha çok belirgin olan bu kayalar zamanla yağan yağmurlar, sert geçen kışlar, şiddetli rüzgarlar ve bir çok doğa olaylarıyla yapısı bozulmaya başlamış. Kırcaali'ye geldiyseniz burasını görmeden gitmeyin derim.
kamenna svadba

Devamını Oku...

YUNANİSTAN-GÜMÜLCİNE

Yazar Unknown 17 Kasım 2015 Salı 0 yorum
Yunanistan'da bir Türk şehri Gümülcine Yunanca adıyla Komotinideyiz. İstanbul'dan arabayla 5-5.30 saatlik yolculuk sonrası Gümülcine'ye ulaşabilirsiniz. Yunanistan'la Türkiye arasında saat farkı yok.

GÜMÜLCİNE NASIL BİR YER?
Gümülcine,Yunanistan'ın Batı Trakya bölgesinde yer alıyor. En çok Türk yaşayan şehirlerin başında geliyor. Şehrin kenarından Egnatia Odos otobanı çekmektedir.  Gümülcine'de yaklaşık 70 bin insan yaşıyor ve  yüzde 40-45'ini Türkler oluşturuyor.Şehirde Türk çarşısında Türkçe konuşanlara ve Türk esnaflara rastlayabilirsiniz. Gümilcine bir günde gezilecek bir yer olduğu için çok zaman ayırmanıza gerek yok. Yunanistan'ın genelinde çalışanların siesta saati olduğu için öğlen dükkanların çoğu kapatıp  dinlenirler ve akşamüstü tekrar açarlar. O yüzden bunlara dikkat edin aç kalmayın :)
GÜMÜLCİNE

GÜMÜLCİNE TÜRK ÇARŞISI
GÜMÜLCİNE'DE YEMEK İÇMEK NASIL?
Türk yemekleri yemek istiyorum diyenler Türk çarşısı'na gidip orda lahmacun,kebap tarzı Türk yemeklerini bulabilirler. Restaurant ismi isteyenlere önerim Sultan restaurant. Türk çarşısında Asmalı sokak içindeki meşhur pidecide mutlaka pide yemelisiniz eminim pişman olmayacaksınız. Yunanistan'ın meşhur içeceği frappe'yi içmenizi öneririm.Bu arada Yunanistan'ın zeytinyağlarının çok güzel olduğunu söylediler ama bana normal geldi.
FRAPPE
ASMALI SOKAK

GÜMÜLCİNE'DE NE YAPILMALI?
Gümülcine'de Türk çarşısını ziyaret etmelisiniz ve tarihi çukur kahvede oturup nefeslenebilirsiniz. Gümülcine Türk Gençlerbirliği derneğinin çay bahçesinde oturup yerel halka sohbet edebilirsiniz. Saat kulesini ziyaret edip Gazi Evrenos Bey imaretini ziyaret etmelisiniz. Gümilcine'de kılıç heykelini ziyaret etmelisiniz.Eğer hava sıcaksa yüzmek istiyorsanız. Gümülcine'ye arabayla 15 dakikalık mesafedeki Fanari'ye gitmelisiniz.
ESKİ CUMA

EVRENOS BEY CAMİ
GÜMÜLCİNE'DE ALIŞVERİŞ-HEDİYELİK EŞYA
Gümülcine'de bizdeki gibi büyük avmler yok. Her avm'yi ve bilinen caddeleri dolduran bilindik global mağazalar yok. Alışveriş yapmanızı önermem çünkü euro fiyatı olduğu için pahalıya geliyor. Hediyelik eşya almak içinde merkezdeki bir kaç dükkan dışında birşeyler bulmanız zor.
GÜMÜLCİNE'DE GECE HAYATI-BAR-EĞLENCE
Yunanlılar eğlenmeyi çok seviyorlar. Gümülcine'de çok büyük diskolar yok ama birkaç bar-pub tarzı yerlere gidebilirsiniz.İlla diskoya gidicem diyorsanız. Summer club-La Cage Noire gidin. Şehrin kapalı caddesi'de ufak bir eğlence mekanı var. Avant Garde en popüler mekanlar biri.
GÜMÜLCİNE
GÜMÜLCİNE
GÜMÜLCİNE'DE GEZİLECEK YERLER
-Türk çarşısı
-Asmalı sokak
-Saat kulesi
-Gazi Evrenos Bey imareti
-Kılıç anıtı
-Eski Cami
-Heart of the city
-Bizans kalesi
Devamını Oku...

BULGARİSTAN-KIRCAALİ

Yazar Unknown 12 Kasım 2015 Perşembe 2 yorum
Bulgaristan Kırcaalili olarak aslında ilk yazmam gereken şehri şimdi yazıyorum. Balkanların en önemli Türk şehri neresi derseniz şüphesiz ki Kırcaali derim. Türkiye'nin bir şehrinde gibi hissedeceğiniz yüzde 80'inin Türkçe bildiği bir yer burası. İstanbul'dan arabayla 5 saatte gidilir. Edirne'den çok sevdiğim ayrıca başarılı sunucu olan Gökhan abim ile Kırcaali'ye birçok kez seyahet ettik.
KIRCAALİ NASIL BİR YER?
Rodop dağlarının içinde Arda nehri'nin kenarına kurulmuş doğasıyla havasıyla suyuyla şirin. şehirdir. Cebel, Mestanlı, Ardino, Kirkovo, Çernoocene ve Koşukavak Kırcaali'ye bağlıdır.  Müslümanlarla Hristiyanların  iç içe yaşadığı hoşgörü şehridir. Bulgaristan'da en çok Türk'ün yaşadığı şehirdir.  365 günün 260 günü güneşli olan Kırcaali'ye bu özelliğinden dolayı 'Güneşli şehir' ünvanı verilmiştir. Kırcali'de Roma,Bizans ve Osmanlı kalıntıları bulunmuştur. Kırcaali Perperikon'da 6000 yıl öncesine ait kalıntılar ve medeniyetin izlerine rastlanmıştır. Bulgaristan'da Türklerin kalesi olarak adlandırılan Kırcaali'nin yönetimi Türklerin elindedir. Türkiye ile saat farkı yoktur. Bulgaristan'ın para birimi leva. 1 leva=1.50 tl civarında.
KIRCAALİ

KIRCAALİ GÜNBATIMI
KIRCAALİ'DE YEMEK-İÇMEK NASIL?
Kırcaali'de bir çok Türk yemekleri yapan yer bulabilirsiniz. Şehirde çok Türk yaşadığı için yemek konusunda da Türkiye'den farkı yok. Kırcaali'de kolaylıkla kebap,lahmacun ve döner gibi Türk lezzetlerini bulabilirsiniz. Gökhan abiyle ve ben de pizza yemek için 'Siem Rilli' restaurantını tercih ediyoruz. Onun dışında Kırcali barajı kenarında 'Mehana Stenata' restaurantını tavsiye edebilirim. Burda da sukalçe denilen eti mutlaka denemelisiniz. Birşeyler içmek için  Friends cafe, Bacardi cafe ve Bar Grill Maraya'yı tercih etmelisiniz. Pasta yemek isteyenler içinde 'Viena' cafeyi önerebilirim. Balık yemek isteyenler de 'Emona'ya gitmeli.
KIRCAALİ BARAJI KENARI

EMONA

KIRCAALİ'DE NE YAPILMALI?
Kırcaali Barajı'na gidip orayı gezebilirsiniz. Kırcaali'nin merkezine 15 km uzaklıktaki Perperikon'a gitmelisiniz. Kırcaali pazarını ve arpezos parkını gezmelisiniz.Yemyeşil ve geniş Kırcaali caddelerini turlamalısınız. Gelin kayaları efsanesinin olduğu Zimzelen köyüne gitmelisiniz. En son Kırcaali seyahatimizde Gökhan abiyle ne yapmalıyız diye az düşünmemiştik.

KIRCAALİ OTOGARI

KIRCAALİ CADDELERİ

KIRCAALİ'DE ALIŞVERİŞ-HEDİYELİK EŞYA
Kırcaali bu konuda malesef kötü durumda.Alışveriş yapacak büyük avm yok. Küçük dükkanlar mevcut. Grand dedilen ufak pasaj tarzı yerde giyim için birşeyler bulma şansınız var. Şehirde iki tane teknolojik aletler satan market bulunmaktadır. Bunların dışında Kaufland, Billa ve Lidl diye üç tane büyük marketten alışveriş yapabilirsiniz. Hediyelik eşya içinde şehir merkezi yakınlarında ki bir kaç ufak dükkan dışında birşeyler bulmanız çok zor.
KIRCAALİ 'DE SONBAHAR

KIRCAALİ MEDRESESİ

ARDA NEHRİ

KIRCAALİ'DE GECE HAYATI-BAR-EĞLENCE
Kırcaali'de gece hayatı genellikle cuma ve cumartesi yoğun olarak yaşanıyor. Şehirde Aura club,The Hole, Ultra Night club, 69 club ve magic night olmak üzere 5 tane disko var. Bunların içinde en popülerleri Aura ve The hole'dır.

AURA CLUB
THE HOLE KIRCAALİ



KIRCAALİ'DE GEZİLECEK YERLER
-Arpezos parkı
-Kırcaali Medresesi
-Kırcaali Barajı
-Perperikon
-Tatul
-Zimzelen
-Şeytan Köprüsü
-Kırcaali Pazarı
-Arda nehri

Devamını Oku...