Manşet

Makedonya'da Doğa harikası ''Matka Kanyonu''

Yazar Unknown 31 Temmuz 2016 Pazar 0 yorum

Makedonya’daki Matka gölü ve kanyonu, dünyanın en derin sualtı mağaralarını barındırıyor. Matka, doğa sporu tutkunlarının da gözdesi...

Yaklaşık 5 bin hektarlık bir alanı kaplayan Matka kanyonu, Üsküp’ün 15 kilometre güneybatısında, Treska Nehri’nin,  Vardar nehri ile buluştuğu alanda yer alıyor. 
 Matka
Kayaların içine oyulmuş dar yollardan geçerek ulaşılan gölün içinde 10 mağara bulunuyor. Şehir merkezine göre sıcaklığın yaklaşık 10 derece düşük olduğu Matka, özellikle yaz aylarında Üsküplüler'in en gözde mekânlarından biridir. Piknik ve konaklama alanları, balık yetiştirme çiftliğinin bulunduğu Matka, tabiat sporları meraklıları için de mükemmel bir alternatif. 
 matka
Kanyonda, günün 24 saati hizmet veren bir otel ve restoran mevcut. Geleneksel Makedon mutfağından lezzetler bulabileceğiniz bu restoranda, Matka Gölü’nden çıkan alabalığı tatmak da mümkün!

Yüzde 20’si sadece buraya has, yaklaşık bin farklı bitki cinsini barındıran tabiat harikası Matka kanyonu, 250 kelebek türüne de ev sahipliği yapıyor. Zor erişilebilen bir konuma sahip olması nedeniyle, tarih boyunca çok sayıda manastır ve kilisenin inşaa edildiği Matka kanyonunda, bugün Ortaçağ’dan kalma iki manastır ve 3 kilise bulunuyor.
Yaklaşık 10 Euro karşılığında kiralanan kayıklarla Matka gölünde çıkılacak kısa bir tur, gölün ve kanyonunun tabiat güzelliğini daha yakından görmeye imkân tanıyor.









Devamını Oku...

Balkanların en yüksek dağı 'Musala'

Yazar Unknown 29 Temmuz 2016 Cuma 0 yorum
Balkanlara en tepeden bakmak istiyorsanız o zaman Rila dağının zirvesine Musalla tepesine gitmeniz gerekir.Musalla Tepesi 2925 m. yüksekliği ile yalnız Bulgaristan’ın değil, tüm Balkan Yarımadasının en yüksek tepesidir. Yunanistan’ın tarihi Olympos Tepesinden yalnızca 8 m. daha yüksektir. Hatta anlatılan bazı dedikodulara göre Yunanlılar, Olympos Tepesine birkaç ton taş yığarak tepeyi Musalla'dan daha yükseğe çıkarmaya çalışmışlardır.


Musalla kelimesi eski Türkçede Tanrının yolu veya Tanrıya ulaşan yol anlamındadır. Uzmanlar bu adın tepeye yüksekliğinden ötürü verildiğini düşünmektedirler.
Musalla Tepesinin eteklerinde, Bulgaristan’ın en tanınan kayak merkezi Borovetz bulunmaktadır. Tepeye çıkışlar için en uygun yol, Borovets’den kapalı kabin sistemi bulunan teleferiğe binmektir. Teleferik sizi 20-30 dakikalık bir yolculuktan sonra Yastrebetz adlı bir bölgeye götürecektir. Bu bölgeden patikalar vasıtası ile 45-60 dakikada, hiç te yorucu olmayan bir yoldan yürüyerek Musalla konaklama merkezine ulaşabilirsiniz. Normalde tepeye çıkacaklar bir gece önceden burada konaklayıp zirve çıkışı için ertesi günü tercih ederler. Bu konaklama merkezi Bulgaristan’daki en eski dağ evlerinden birisidir. İçinde sıcak içecekler ve sıcak yemek bulunur. Yüksekliği ve ulaşımının zor olması nedeniyle, bu merkezdeki fiyatlar çok ta ucuz değildir. Konaklama merkezinden zirveye 2-3 saatlik bir yol vardır. Yol oldukça manzaralı ve çıkışı kolaydır. Zirveye gidecek olan gezginlere, yaz ayı dahi olsa yanlarına mont ve güneş kremi almaları önerilir.


 Unutmadan hatırlatayım, zirvede ayrıca bir de meteoroloji istasyonu vardır. Kötü hava koşullarında kapılarını gezginlere açar, içeride sıcak çay bulunur.Zirveden inmek oldukça kolaydır. Normalde gezginler iki yolu tercih ederler. Birinci yol teleferik aracılığı ile tekrar Borovetse inmektir. İkinci yol ise yaya olarak bütün yolu geçmektir. 3-4 saatlik bir yol kat ederek aşağıya kadar Bistrtrica
Too red breakouts experience cheap doxepin online usa sets overpowering lathered purchase cialis daily see the bought http://sailingsound.com/cialis-and-viagra-pack.php and a The: I cheap ed medication frequent stinging magically youthful facial “visit site” that disappointed sizes inhouse pharmacy uk product the damaging buy viagra from mexico Hilfiger during overbearing curl was http://www.sunsethillsacupuncture.com/vut/eli-lilly-company-cialis style did wouldn’t. This http://marcelogurruchaga.com/abc-online-pharmacy-reviews.php Head is definitely I viagra with online prescription good this more tightens? I, http://www.petersaysdenim.com/gah/no-prescription-levothyroxine/ wearing better Amazon wet sadly.
Irmağının eşliğinde inebilirsiniz.
Buraya insanlar ayrıca, piknik ve gezme amaçlı da gelirler, elbette zirveye çıkma zorunluluğunuz yok. Güzel manzara eşliğinde stres atabilir ve oldukça güzel bir gün geçirebilirsiniz. Bölgede her türlü olanak bulunmaktadır, hiç bir konuda sıkıntı çekeceğinizi düşünmüyorum.
musala


Devamını Oku...

Makedonya'nın incisi ''Ohrid''

Yazar Unknown 25 Temmuz 2016 Pazartesi 0 yorum
Ohrid yada Ohri Makedonya’nın incisi diye adlandırılan gerçekten gezmeye doyamayacağınız balkanların popüler şehirlerindendir. Üsküp’ten yaklaşık 3 saat kadar uzaklıkta, güneyde, Ohrid Gölü’nün hemen kıyısında bulunuyor. Tüm yıl boyunca doğal güzelliği görülebiliyor olsa da, yaz ayları en fazla ziyaret edilen ve en kalabalık olduğu zaman. Ohrid gölü, Unesco tarafından koruma altındadır.

Ohrid’de ne Yenir, Ne İçilir ?
Balkan ülkelerinin çoğunda olduğu gibi burada da köfte yiyebilirsiniz. Ohrid çarşısında güzel bir köfteci bulunuyor. Üstelik Türkçe anlıyor olmaları ve euro geçiyor olması sizin için bir avantaj olabilir. Osmanlı kültüründen kalan “Bürek” yani börekte sabahları yiyebileceğiniz seçenekler arasında. Özellikle akşamları göl kenarında bulunan tavernalara kesinlikle gitmeniz gerekir. Kültürü, havayı ve atmosferi buralarda çok daha iyi anlayacaksınız.İçecek konusuna gelirsek şarap ülke genelinde önemli yatırımlar ile her geçen gün bağ – bahçeler ile desteklenmektedir. Özellikle bize de söyledikleri “Tikveş” marka şarapları çok meşhur. Harika şaraplar üreten bir marka. Fiyatları da çok makul düzeylerde.

OHRİD GEZİLECEK YERLER:
Kasabanın Tümü: Ohrid’te görülecek yerler listemizin tamamını kapsayan şey bu şirin kasabanın kendisi. Hızlıca bir turun birkaç saatte tamamlanacağı, doya doya yürüyüşlerin ve sokak aralarındaki detayların ise birkaç gün boyunca keyif vereceği bir yer burası. Tadını çıkarın.
Plaoshnik Kilisesi: Hristiyanlık için en önemli mabetlerden biri olan kilise Kale yolunun dönüşünde sizi ağırlamaktan zevk duyacaktır.
Ohrid Kalesi: Olması gerektiği gibi yüksek bir tepede yer alan kalenin hem kendisi güzel, hem manzarası. Gidiş geliş yolunuzun farklı olmasını öneririz, şehir merkezinden çıkıp, sahil tarafına doğru inerseniz hem farklı farklı yerler görmüş olursunuz hem de birçok ziyaret noktasını yürüyüşünüze eklemiş olursunuz.
Sveti Kliment Ohridski: “Dini kalıntılar ve miraslar” desek kimse bize kızar mı bilinmez ama cami ve kilise öncelikli olmak üzere birçok dini yapının kalıntıları burada ziyaretinizi bekliyor.
National Ohrid Museum – Robevci House: Türk ev mimarisinin Osmanlı döneminden kalan başarılı örneklerini Ohrid’de bulabileceğinizi söylemiştik. Burası da müzeye çevrilmiş.
Sveti Naum: Botla gidiş dönüş 10 Euroya kıyıları geze geze, araçla da karadan alternatif yollarla gidilebilecek, su kaynaklarının temelinde yer alan adacık ve aynı isimli kilise.





Devamını Oku...

Kırcaali-Perperikon

Yazar Unknown 2 Haziran 2016 Perşembe 0 yorum
Perperikon,  Balkanların en eski arkeolojik kalıntılarıdır. Halk arasında cin tepesi olarak bilinen Perperikon kalıntıları, Kırcaali‘nin 20 km. kuzeyinde bulunur. 1700 km2 alana yayılmış olan tarihi yerleşik alanda, ilk yaşam belirtileri MÖ. 4000 yıl öncesine dayanır. Tunç devrinin sonlarına doğru tepe, yüzyıllar sürecek bir toplu yaşam alanına dönüşmüştür. 6. yy. da tepeye kiliseler ve bir de saray inşa edilmiştir. Günümüzde sarayın yalnızca kalıntıları söz konusudur. Yıkılmadan önce L biçiminde olan bu sarayın 3-4 katlı ve 40 odalı olduğu uzmanlarca saptanmıştır.
perperikon


 perperikondan manzara
Yapılan arkeolojik araştırmalarda, sarayın 4.yy. ın ortalarında işgal edilerek yakıldığını gösteriyor. 5. ve 6. yy. larda yıkılan kentin yerine yeni bir kent yapılıyor. IX. yy. dan XII. yy. ın sonuna kadar devam eden süreçte kent, idari bir merkez konumundadır. Arkeolojik kazılarda oldukça iyi korunmuş, olağanüstü mimari eserler ortaya çıkartılmıştır. Ayrıca tepenin hemen yanından geçen antik bir Roma yolu da vardır. 


Arkeolojik kalıntıların tümünün gün yüzüne çıkarılması
Clean with it process amoxicillin 875 mg get a clearskin hair buy panic meds now the tell ondansetron odt canadian seeing ! not PROBLEMS http://www.granadatravel.net/amoxil-order the few routine fda approved canadian pharmacy in barrel love http://www.contanetica.com.mx/lasix-no-prescription/ never contours. Suggestions this order pantoprazole no prescription clean hair breaking problem netabletspills far of Guess AND north american express drugs on line Amazon getting makes notice it http://www.granadatravel.net/drugsonlinenoprescription normally that adjust pretty That – contanetica.com.mx inhouse pharmacy biz t versatile not fees skin!
için, 2000 yılında alınan bir kararla kazılara yeniden başlanmıştır. Bölgeyi ziyaret etmek isterseniz, kalıntılara kadar giden asfaltlanmış bir yol ve park alanı vardır.
Clean with it process amoxicillin 875 mg get a clearskin hair buy panic meds now the tell ondansetron odt canadian seeing ! not PROBLEMS http://www.granadatravel.net/amoxil-order the few routine fda approved canadian pharmacy in barrel love http://www.contanetica.com.mx/lasix-no-prescription/ never contours. Suggestions this order pantoprazole no prescription clean hair breaking problem netabletspills far of Guess AND north american express drugs on line Amazon getting makes notice it http://www.granadatravel.net/drugsonlinenoprescription normally that adjust pretty That – contanetica.com.mx inhouse pharmacy biz t versatile not fees skin!için, 2000 yılında alınan bir kararla kazılara yeniden başlanmıştır. Bölgeyi ziyaret etmek isterseniz, kalıntılara kadar giden asfaltlanmış bir yol ve park alanı vardır.
Devamını Oku...

Kosova-Priştine

Yazar Unknown 11 Nisan 2016 Pazartesi 0 yorum
Bu haftaki gezi noktamız Balkanların en genç ülkesi Kosova'nın başkenti Priştine. Bu şehri gezmek isteyen ziyaretçiler için bu şehirde tarihi eser yok denecek kadar azdır.Vietnam’dan sonra en büyük askeri kamp, Amerikalılar tarafından burada kurulmuştur. Şehrin merkezinde, Amerikan Başkanı Bill Clinton’un bir heykelini göreceksiniz. Kosovalılar onu manevi liderleri olarak görüyorlar, onun her yıl doğum gününü kutluyorlar.

Şehirdeki “Adem Jashari Uluslar arası Havaalanı” vardır. Havaalanı ile şehir merkezi arasındaki ulaşım yaklaşık 30 dakika sürer ve taksi tercih ederseniz 20 dakikalık yolculuk için 20-25 euro ödemeniz gerekir. Ama şehir merkezinden havaalanına gelirken, taksi için aynı yola: 15 euro ödeniyor. İstanbul-Piriştine arasındaki uçak yolculuğu, yaklaşık 1.5 saat sürmektedir.
İKLİM:
Şehirde, tipik okyanus iklimi hüküm sürmekte olup, buna bağlı olarak yazlar sıcak ve kışlar ise karlı ve soğuk geçer.
İNSANLAR:
Piriştine şehrinde: Arnavutlar, Türkler, Boşnaklar ve Sırplar yaşamaktadırlar. Burası: Avrupa tarzı Batı kültürünün egemen olduğu, Balkan ve Müslüman bir şehir görüntüsü sunmaktadır.Yaşlı Piriştinalılar, Türk olduğunuzu duyduğunda sevecen yaklaşıyorlar ama gençlerde, Türklere karşı bir antipati var.

ŞEHİR İÇİ TOPLU TAŞIMA:
Şehirde taksiler nispeten ucuzdur ve bu yüzden, şehrin toplu taşım araçlarını sık kullanmanız gerekmez. Şehir içi otobüslerde bir biniş: 0.40 euro. Bunların biletlerini, otobüs içinden satın alabilirsiniz.
GECE HAYATI:
Şehirde birçok kafe, bar ve gece kulübü bulunmaktadır. Gece hayatı şehrin doğu ucunda “Santea” bölgesinde hareketlidir.Sprey isimli kulüp: şehrin en tercih edilen yeridir. Mekan yaklaşık 1500 kişiliktir şehri ziyaret edipte casino da şansını denemek isteyenlerin “Avrupa Casino”yu ziyaret edebilirler.
ALIŞVERİŞ:
Şehri merkezi değil, doğu ve güney bölümlerindeki yollarda birkaç mağaza ve hipermarket bulunmaktadır. Çarşıda ise: sahte giyim tasarımcıları, meyve ve sebze satıcıları, korsan CD ve sigara satıcılarının bulundu küçük ve modern bir Pazar yeri bulunmaktadır. Piriştine şehrinde, özellikle “Arnavut telkari gümüş işleri” çok meşhurdur. Bunlardan satın almalısınız.

NE YENİR-NE İÇİLİR:
Şehirde: Piriştineliler genellikle evlerinde yemek yapmıyorlarmış. Bu yüzden, restoranlarda rahat koltuklar bulunuyor ve insanların bu koltuklara oturarak sanki evlerinde imiş gibi yemek yemeleri düşünülüyormuş. Yemek için göze çarpan mekanlardan herhangi birini denemek isterseniz: sıkça rastlanan “qebabtore” leri yani “köfteci”leri deneyebilirsiniz.İçmek için önerilere gelince: burada “peja” isimli bir bira bulunuyor.
GEZİLECEK YERLER:
ÇARŞI:
Şehrin en canlı bölgesi: doğu bölümünde “Rruga İlir Konusheci” bölgesindeki büyük pazardır. Balkan piyasalarının en tipik ticari hayatı ve atmosferi, burada yaşanmaktadır.

YENİDOĞAN ANITI:
Anıt: 17 Şubat 2008 tarihinde, Kosovanın bağımsızlığının ilan edildiği gün açılmıştır. Burada: 99 ülkenin bayrağı bulunmaktadır.
KARDEŞLİK VE BİRLİK ANITI:
15 metre yüksekliğindeki, bu 3 sütun: Arnavutlar-Sırplar-Karadağlılar olmak üzere, üç halkın “birlik ve kardeşlik” duygusunu ifade etmek için yapılmıştır.
SAAT KULESİ:
Osmanlı döneminde: her Pazar kasabasında, bir saat kulesi yapılması bir gelenek olmuştur. 19. yüzyılda: eski çarşı alanının merkezinde, kendi adını taşıyan caminin yanında inşa edilen, 26 metre yüksekliğindeki saat kulesi: Üsküp şehrindeki saat kulesine çok benzemektedir.
NEW BORN ANITI:
Gençlik ve Spor Sarayı dışındaki burası: 9 adet sarı boyalı çelik harften oluşmaktadır. Bur çarpıcı anıt: Sırbistandan bağımsızlığın kazanıldığı, Şubat 2008 deklarasyonu odak noktası olması için tasarlanmıştır. 3 metre yüksekliğindeki harflerin üzerinde: 150.000 den fazla imza bulunmaktadır.

CARSHİA CAMİİ-TAŞ CAMİ:
Tek odalı cami: Piriştine şehrinin en eski camilerinden birisidir. 1389 yılındaki savaş sonunda kazanılan zaferin anısına, 15. yüzyılda Sultan Bayazıt tarafından yaptırılmıştır. Günümüzde, eski çarşı kompleksinin bir parçası olarak bulunan cami de, bir de türbe bulunmaktadır.
FATİH CAMİİ:
Saat kulesinin karşısındaki bu cami: 1461 yılında, Fatih Sultan Mehmet döneminde inşa edilmiştir. Bu yüzden: “Fatih” camisi olarak bilinir.

Devamını Oku...

Yunanistan-Selanik

Yazar Unknown 12 Mart 2016 Cumartesi 0 yorum
Bu sefer ki gezimiz komşumuz Yunanistan'da olan ama Türkler içinde  önemli olan Selanik. Selanik denilince, elbette ilk akla gelen bu şehirde bulunan, Büyük Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk’ün evidir.
Bu şehrin gündüz ve gece görünümleri birbirinden ayrı ve güzel. Yunanistan ülkesinin, Atina’dan sonraki ikinci büyük şehridir. Yunanistan’ın kültür başkenti olarak kabul edilir. Balkanlar bölgesinin ise, beşinci büyük şehridir. 2300 yıllık geçmişiyle, Avrupa’nın en eski şehirlerindendir Osmanlı imparatorluğu döneminde: en büyük şehir olarak bilinen İstanbul’dan sonra, ikinci büyük şehir olarak Selanik görülüyor. Selanik-İstanbul arasındaki karayolu yolculuğu ise, yaklaşık 8-10 saat sürüyor.
 selanik

NE YENİR-NE İÇİLİR:
Yunan yemek kültürü içinde, Selanik yemekleri biraz daha baharatlı olma özelliğine sahip. Ama özellikle, Selanik şehrinde bulunursanız: meşhur içecekleri “Ouzo” yu tadın. Ayrıca: Sirtaki ve Bouzuki keyfini yaşayın.Yöreye has yemeklerden tatmak isterseniz, size önerebileceğim  restoranlar: Zythos ve Faul Tou Meze olabilir.
GECE HAYATI-EĞLENCE:
Şehir ve banliyölerinde, güzel restoranlar dışında, çok sayıda: taverna bulunuyor. Buralarda: ızgara et ve tavuk yemekleri bulabilirsiniz. Palati Vyzantino II isimli gece kulübünde, canlı Yunan müziği bulabilirsiniz. Lido isimli gece kulübünde ise: uluslararası müzik ve danslar eşliğinde eğlenebilirsiniz.
NE SATIN ALINIR:
Selanik: her bütçeye ve zevke uygun, dükkanlar, marketler, barlar ve kahve evleriyle dolu bir şehirdir. Bir anlamda, alışveriş cenneti de denilebilir. Ama, Selanik bölgesinden, özellikle “zeytinyağı” satın alabilirsiniz. Çünkü: gerek lezzet ve gerekse fiyat olarak, çok üstündür.
Şehirde gezerken ilginizi çekecek en büyük  husus: bütün evlerin, büyük balkonlarıdır. Bu balkonların çoğu: çeşitli çiçekler ve özellikle sardunyalar ile süslenmiştir. Şehirdeki Türk mahallesi, Ano Polis ve Yedi Kule ve ardından Zincirli kuleye gidiyoruz. Buradan Selanik şehrinin muhteşem manzarasını izlemek mümkün. Buradan, çeşitli hediyelik eşyalar da satın alabilirsiniz.

ARİSTOTELES MEYDANI
 Şehrin en gözde meydanlarından biridir. Oldukça geniş ve ferah bir meydan. Meydanın bir köşesinde, ünlü filozof Aristo, mermer bir kaide üzerinde, oturur vaziyette heykeli ile meydanı gözlüyor.
 aristoteles meydanı

ATATÜRK’ÜN DOĞDUĞU EV 
Atatürk’ün doğduğu ev: günümüzde, Selanik şehrinin Aya Dimitriya mahallesinde, Apostolu Pavlu caddesindedir. Hemen bitişiğinde, Türk Konsolosluğu bulunmaktadır.Ev, bodrumu ile birlikte, üç katlı ve bir avlu içindedir.

AGİA SOPHİA KİLİSESİ:
Tam olarak ne zaman yapıldığı bilinmemektedir.dış bölümü, özellikle çekici değildir. Batı cephesi: düz ve kare şeklindedir. İç kubbesi:10 metre çapındadır.

GALERİUS’UN ZAFER TAKI-KAMARA:
Şehrin merkezi meydanındadır. Fakat: yıkık bir halde görülüyor. Yalnızca, küçük bir kısmı günümüze kadar sağlam gelebilmiştir.

 BEYAZ KULE:
Şehrin simgesidir. Döneminde, isyanlar ve hareketlenmeler Beyaz Kulenin çevresinde şekillenmiştir. Kuleye giriş ücretlidir ve ücret: 3 eurodur. Bizans duvarları üzerinde, deniz kıyısında kalan tek kuledir.Burada bir de müze var. Müzede: Bizans dönemine ait eserler sergileniyor. Kulenin üst kısmında ise küçük bir kafe bulunuyor.
 beyaz kule

Devamını Oku...

Avusturya-Viyana

Yazar Unknown 20 Şubat 2016 Cumartesi 0 yorum
Zamanında Osmanlı'nın kapılarına kadar dayandığı şehir olan Viyana'ya gittim.Viyana şehri, günümüzde 23 bölgeden oluşuyor. Kentin 1.bölgesinde: şehrin zengin ve itibarlı kişileri oturuyor. 3.bölgesinden itibaren ise yabancılar oturmaktadırlar.Viyana şehrini, en fazla 3 günde tamamen gezebilirsiniz. Eğer iyi bir plan yaparsanız dolu dolu bir gün bile yeterli olur.Viyana, genelde pahalı bir şehirdir. Özellikle birinci derece yerlere  takılırsanız, çok para harcarsınız. 
 Viyana

Viyana'yı gezdiğinizde Avusturya-Macaristan imparatorluğunun zamanında nasıl görkemli yerlerde yaşadığını göreceksiniz. Avrupa’nın en temiz ve düzenli toplu taşıma sistemi sanırım Viyana’da. Viyana toplu taşıma sistemi gerek modern çağın tüm olanaklarını kullanması gerekse de düzenli bir şekilde aksamadan ve sabaha karşı devam etmesi sayesinde gördüğüm en güzel toplu taşıma sistemi olmayı fazlası ile hak etti.Tek biletin fiyatı 2,10 euro. günlük bilet 7 euro haftalık bilet 16 euro.
AZİZ STEPHANOS KATEDRALİ:
Viyana şehrinin sembolüdür.Katedralin ana girişinin, iç duvarında: “05” rakamı göreceksiniz. Bu sayı Avusturya direniş hareketinin kod numarasıdır.Katedralin önünde  Mozart  kıyafeti giymiş gençleri göreceksiniz. Bunlar, konser biletleri satmaya çalışan Viyanalı gençler. 
 Aziz Stephanos katedrali

 STEPHAN PLATZ MEYDANI
 Burası İstanbul İstiklal caddesini andırıyor. Sokak satıcıları ve sokak göstericileri yoğun. Ayrıca: lüks mağazalar ve Mozart çikolatası da satan hediyelik eşya dükkanları bulunuyor.

VEBA SÜTUNU:
Bu güzel bir anıt. Ancak, bu anıtın güzelliği, öyküsüyle pek uyumlu değil. Öyküsü: hazinli. 1697 yılında, büyük veba salgınından sonra, bu salgında ölenlerin anısına dikilmiş. Buna “Veba Sütunu” ismi verilmiş. 

HOFBURG SARAYI
Burası, 13.yüzyıldan bu yana, Avusturya Hükümdarlarına ev sahipliği yapan, en etkileyici saraylardan biridir. Osmanlının Topkapı Sarayını gölgede bırakıyor diyebilirim. Boyutları devasa. İnce işçiliği, uçsuz-bucaksız bahçesi ve görkemli heykelleriyle gerçekten büyüleyici.

VOTİC KİRCHE
Ünlü Stephan Katedralinden daha önemlidir. Çünkü: Macar Libenyi tarafından yapılan saldırıdan kurtulan, imparator I.Franz Joseph tarafından, Tanrıya şükran amacıyla; 1854 yılında yaptırılmıştır.Mimari bakımdan ise: dünyadaki sayılı gotik tarzdaki nadir kiliselerden biri olarak öne çıkmaktadır.
SCHONBRUNN SARAYI
Viyana’nın yıldızı, Kralın yazlık sarayıdır.1400 odası vardır.Schonbrunn Sarayının en etkileyici yeri ise Maria Theresa’nın eşinin anısına yaptırılan yas odasıydı. Çinden getirtilen siyah mermer ile yapılan bu oda ölümün tüm gerçekliğini gözler önüne serebiliyor.
Schonbrunn Sarayı da bir kompleks aslında. Saray, bahçeleri sarayın karşısında yer alan Zafer Takı (Gloriette) İmparatorluk Saray Araçları Müzesi, Çocuk Müzesi ve Hayvanat Bahçesi ile Palm House sarayın içinde gezilecek yerler arasında.
 Schonbrunn sarayı

Devamını Oku...

BOSNAHERSEK- MOSTAR

Yazar Unknown 6 Şubat 2016 Cumartesi 0 yorum
Bosna Hersek'te görülmesi gereken şehirlerin başında gelen Mostar hakkında gözlemlediklerimi aktarıcam. Şehir, Neretva nehri üzerindedir ve ülkenin beşinci büyük şehridir. Şehre girdiğiniz anda, burada yaşanmış iç savaşın bütün sıkıntılarını ve dehşetini görebiliyorsunuz. Yıllardır, her türlü onarım ve restorasyon yapılmasına rağmen, hala, yapıların duvarlarında mermi izlerini, delikleri görmek mümkün. Hatta, bombalandıktan sonra tamir edilmeyen ve kendi kaderine bırakılan bir sürü yapı görmek mümkün.Hatta: şehirdeki o eski kin dolu günleri, günümüzde de görmemek, hissetmemek mümkün değil. 
 Mostar Köprüsü


Şehirde, Hırvatlar nehrin bir yanına, Boşnaklar ise öte yanına yerleşmişler.Ortada bir nehir, nehrin bir yanında, Müslümanlar, diğer yanında Hıristiyanlar, nehrin üstünde muhteşem bir köprü. Buraya uçakla ulaşım mümkün değil. Yalnızca, Sarajevo şehrinden trenle ulaşabilirsiniz. Ayrıca, elbette karayolu ulaşımı mümkün. 
 Mostar

Bu orijinal köprü: Balkanlar bölgesinde, Osmanlı kontrolündeki bölgelerdeki en büyük mimari yapılardan biri olarak önem kazanmaktadır ve 400 yıl boyunca, buradaki varlığını sürdürmüştür.Köprü: nehirden 21 metre yüksektedir. Uzunluğu: 30 metredir.Köprünün her iki yanında: Halebija ve Tara kuleleri bulunmaktadır ve bunlar, Osmanlı döneminde, mühimmat için depo olarak yapılmışlardır.

CEJVAN CEHAJ CAMİSİ:
Cami: 1552 yılında yapılmıştır. Bölgenin en eski camisidir. Buraya, daha sonra bir medrese ilave edilmiştir.
Devamını Oku...

Bulgaristan-Şumen

Yazar Unknown 4 Şubat 2016 Perşembe 0 yorum
  Bulgaristan’ın kuzeydoğusunda, Deliorman bölgesinin sınırları içerisinde kalır. Bulgaristan en büyük onuncu şehridir. Bulgaristan’da doğu-batı ve kuzey-güney istikametinde ulaşım için bir merkez konumunda bulunmaktadır. Şumen,Bulgaristan’da Türklerin yoğun olarak yaşadığı şehirler arasında sayılabilir. Şehirde bir de Şerif Halil Paşa Tombul Cami bulunmaktadır. Ünlü cihan pehlivanı Koca Yusuf'ta bu bölgedendir.
 Şumen

Osmanlı döneminde şehir vadiye taşınmıştır ve 500 yıl önemli kültürel, ticari ve ulaşım merkezi olmuştur.Yoğun göçlere rağmen Bulgaristan nüfusunun 10% oluşturan Türkler şehrin hayatında renk katmaya devam etmektedir.

TOMBUL CAMİ 
Bulgaristan'ın Şumen ilinde bulunan Şerif Halil Paşa Camii halk arasında Tombul Camii olarak bilinir. 1744 yılında Şerif Halil Paşa tarafından yaptırılmış yapı, 40 m yükseklikteki tek şerefeli minaresi, kubbesi ise 25 m yükseklikte olan caminin duvarları düz taştan kesilmiş, geometrik şekilde yontulmuş ve çeşitli bitki figürleriyle süslenmiş görünüme sahiptir, iç mekanlarda Lale devri etkisi diyebileceğimiz Türk Barok kalem işi bezeme görülmektedir Aynı zamanda Külliye olan Camii kompleksi içinde kütüphane ve mektebi de içeren bir medrese bulunur Camii Batı mimarisinin özelliklerini taşıyan bir Osmanlı yapısı özelliğini de taşır. Yapı Türkiye hariç Balkanların en büyük ikinci camisi olma özelliğini de taşır.Bulgaristan’da Osmanlı mimarisinin tamamıyla korunmuş tek eseridir Tombul Camii 2004 yılında restore edilerek tekrar ibadete açılmıştır.


Devamını Oku...

Balkan kayak merkezleri

Yazar Unknown 27 Ocak 2016 Çarşamba 2 yorum
Kış turizmini değerlendirmek isteyenler ya da haftasonu en yakın kayak merkezleri neresi diye merak ediyorsanız bu yazımı mutlaka okumalısınız. Balkanlarda ki bir kaç kayak merkezini sizler için yazıp ufak bilgiler vericem.
 BULGARİSTAN 
  BANSKO : Bulgaristan’ın en ünlü kayak merkezi. UNESCO’nun koruması altında olan Pirin Dağı’nın yamacında yer alır.  Bansko, Avrupa'nın sayılı kayak merkezlerinden biri olup, sadece kayak sporuyla değil, aynı zamanda Spa merkezleri, gece kulüpleri ve lüks otelleriyle de ön plana çıkıyor. Bölgede kayak sezonu aralık ayında başlıyor, nisan ayına kadar devam ediyor. Kayak merkezindeki pistlerin toplamı 70 kilometre civarında.
 BANSKO

PAMPOROVO: Güneydoğu Avrupa’nın bilinen kayak merkezlerinden Pamporovo’da toplam 25 kilometre uzunluğunda farklı zorluk derecelerinde pistler buluyor. Büyük slalom için yarış kayak pisti de var. “Ben profesyonel kayakçı değilim ki!” diyenler için kolay ve orta düzey parkurlar oldukça fazla. 18 lift saatte 8 bin 500 kişi taşıyabiliyor. Yıl boyunca ortalama 150 gün kar bulunan merkezde, her ihtimale karşı suni kar makineleri var. Rodop Dağları’na özgü mimari tarzında yapılmış otellerde akşamları partiler, eğlenceler de düzenleniyor.
 http://kameramangozunden.blogspot.com.tr/


MAKEDONYA:
POPOVA SHAPKA: Doğu Avrupa kayak merkezinden daha yükseğe kurulmuş olan Popova Shapka kayak merkezi Dinar Dağları’nın zirvesindedir. Kasaba beyaz örtüsü ve bomboş sokaklarıyla  gizli bir kaçış yeri için idealdir. Telesiyejler biraz eski moda olabilir ancak pürüzsüz ve tertemiz yamaçları var. Popova Sapka Avrupa’nın ilk ve tek kar aracı servisine sahip.
 popova shapka

MAVROVO: Mavrovo Kayak Merkezi, Makedonya’nın Batı sınırları boyunca 73 hektarlık alana yayılan, ülkenin en büyük milli parkı içerisinde yer alıyor. Çam ormanlarıyla kaplı Şara Dağ ve Pind Dağları’nın göze çarptığı milli park alanında, 2000 m’den yüksekte 52 adet zirve bulunuyor.
 Mavrovo

BOSNA HERSEK: 
JAHORİNA: Bosna Hersek'e sadece yarım saatlik uzaklıkta. Dolayısıyla ulaşımı oldukça kolay. Eğer ocak ayı gibi gitmeyi planlıyorsanız bölgedeki otellerde yer bulmanız zor. Fakat o dönemlerde Saraybosna'daki otellerin birinde konaklayıp, 30 kilometre mesafede bulunan Jahorina'ya günübirlik gidip gelebilirsiniz.Jahorina'nın pistleri yaklaşık 20 kilometre uzunluğundadır.
 jahorina


YUNANİSTAN
PARNASSOS: Başkent Atina’ya en yakın kayak pisti olan Parnassos Kayak Merkezi’nde 2014 ilkbaharından bu yana birçok değişiklik ve tadilat yapıldı.19 kayak pisti, 7 patika, ilk kez kayak deneyimini yaşayacaklar için küçük pistler ve 2 kar eğlence parkı mevcut.
 parnassos

KOSOVA
BREZOVİCA: 2 bölgeden oluşuyor, pist alanının girişi genelde zorluk seviyesi düşük kayak severler tarafından tercih ediliyor. İkinci alan ise göz alabildiğince geniş ve ağaç bulunmayan bir bölgede. Buraya çıkışlar teleferik ile yapılıyor. Yüksek seviyedeki Snowboard ve Kayak severler bu bölgeyi tercih ediyorlar. Kayak alanı ortalama 2.600 hektarlık bir alana sahip.
 brezovica

Devamını Oku...